KISA VADE?
Piyasada al-sat yapan birçok insanla sohbet ettiğinizde onları bu sisteme dahil eden ana sebebin kısa sürede para kazanma isteği olduğunu görürsünüz. Kimisi elindeki az miktarda para ile azda olsa birşeyler kazanma derdindedir. Kimisi aslında heyecan duymak için bunu yapıyordur ama bu sebebin farkında bile değildir. Kimisi profosyonel manada piyasanın dinamiklerini göz önüne alarak bu pazara dahil olmuştur. Birde borsada kazanmış olanların hikayeleri ile motive olarak kısa sürede köşeyi dönüp rahata ulaşmak isteyenler var. Burada rahat nedir onuda tartışmak gerek ama konunun dışına çıkmış olacağız.
Birçok kısa vadeci ile yaptığım sahbetlerde şu var, 4 birim kazanmış 6 birim kaybetmiş. Piyasa kötü diyerek teselli bulmuş, birdaha yüklenmiş. Bu sefer 8 birim kazanmış 7 birim kaybetmiş. Temelde kazançları kaybından fazla ve sermayesi eriyor, ama bitmiyor sermaye. Çünkü sabit getiri elde ettiği işinden, hayal dünyasında yaşadığı ek işine sermaye aktarımı yapıyor. Umudu, birgün mutlaka kazanacak olması. Eh, umut fakirin ekmeği demişler.
Trade konusunda eğer psikolojik olarak ana bir omurgaya sahip değilseniz. Bu omurga içerisinde kendinize ait, sizi tatmin edecek başarı düzeyinde bir stratejiniz yoksa, inanın kazanç bir hayal olur. Bir düşünürmüsünüz? Alım yaptığınızda kazanma ihtimaliniz yüzde kaç. Alıştan sonra fiyat ya aşağı gider, ya yukarı, yada yatay. Ve hala neden kaybediyorsunuz.
Yapılan araştırmalardaki veriler kaybedenlerin sayısının hatırı sayılır bir rakam olduğunu gösteriyor. Bu uzun vadede kesinlikle kazanırsınız anlamına da gelmiyor. Ana yükseliş trendini yakalamadıktan sonra, uzun vadeli olarak alsanız ne olur? 3 senedir düşen hisseler var. Hani uzun vadede kazanılıyordu?
Kısa yada uzun farketmiyor, size parayı kazandıracak saik, algı yönetimidir. Düşüşü kimileri alım fırsatı olarak görürken, kimisi eyvah çöküş başladı diye görüyor. Zaten böyle farklı algılar oluşmasa piyasada alım satım olmaz, fiyat bile oluşmaz.Piyasada şu an genel görüntü kısa vadecilerin ağırlıkta olması ve sermaye olarak cüzi bir sermayenin bu al-sat mantığına ayrılmış olması.Beklentilerin alınıp gerçeklerin satıldığı piyasada, haber önemli bir hareket sebebi olarak karşımıza çıkıyor. Haber, beklentileri arttıran yada azaltan bir indikatör. Beklentinin ne yönde değiştiğini sistem traderları indikatörler üzerinde gördükleri için haberi eleştirebiliyorlar. Onlarda haklı, herşeyin fiyatın içinde olduğunu kabul ediyorum, fiyatın türevi olan indikatörler bana zaten gösteriyor diyorlar. Kısa-orta-uzun, vadeniz ne olursa olsun, piyasada varlığınızı sağlıklı birşekilde sürdürebilmeniz için uygulayacağınız mantık aynı.
Sonuçta hep aynı şeyleri söylüyoruz.
-Pozisyonunuzu destekleyen makro veriler.
-Alım satım zamanlamanız için teknik analiz.
-Risk yönetimi için stop-izsüren stop.
-Algı yönetimi
Ali Erkan Tanacıoğlu
Birçok kısa vadeci ile yaptığım sahbetlerde şu var, 4 birim kazanmış 6 birim kaybetmiş. Piyasa kötü diyerek teselli bulmuş, birdaha yüklenmiş. Bu sefer 8 birim kazanmış 7 birim kaybetmiş. Temelde kazançları kaybından fazla ve sermayesi eriyor, ama bitmiyor sermaye. Çünkü sabit getiri elde ettiği işinden, hayal dünyasında yaşadığı ek işine sermaye aktarımı yapıyor. Umudu, birgün mutlaka kazanacak olması. Eh, umut fakirin ekmeği demişler.
Trade konusunda eğer psikolojik olarak ana bir omurgaya sahip değilseniz. Bu omurga içerisinde kendinize ait, sizi tatmin edecek başarı düzeyinde bir stratejiniz yoksa, inanın kazanç bir hayal olur. Bir düşünürmüsünüz? Alım yaptığınızda kazanma ihtimaliniz yüzde kaç. Alıştan sonra fiyat ya aşağı gider, ya yukarı, yada yatay. Ve hala neden kaybediyorsunuz.
Yapılan araştırmalardaki veriler kaybedenlerin sayısının hatırı sayılır bir rakam olduğunu gösteriyor. Bu uzun vadede kesinlikle kazanırsınız anlamına da gelmiyor. Ana yükseliş trendini yakalamadıktan sonra, uzun vadeli olarak alsanız ne olur? 3 senedir düşen hisseler var. Hani uzun vadede kazanılıyordu? Kısa yada uzun farketmiyor, size parayı kazandıracak saik, algı yönetimidir. Düşüşü kimileri alım fırsatı olarak görürken, kimisi eyvah çöküş başladı diye görüyor. Zaten böyle farklı algılar oluşmasa piyasada alım satım olmaz, fiyat bile oluşmaz.Piyasada şu an genel görüntü kısa vadecilerin ağırlıkta olması ve sermaye olarak cüzi bir sermayenin bu al-sat mantığına ayrılmış olması.Beklentilerin alınıp gerçeklerin satıldığı piyasada, haber önemli bir hareket sebebi olarak karşımıza çıkıyor. Haber, beklentileri arttıran yada azaltan bir indikatör. Beklentinin ne yönde değiştiğini sistem traderları indikatörler üzerinde gördükleri için haberi eleştirebiliyorlar. Onlarda haklı, herşeyin fiyatın içinde olduğunu kabul ediyorum, fiyatın türevi olan indikatörler bana zaten gösteriyor diyorlar. Kısa-orta-uzun, vadeniz ne olursa olsun, piyasada varlığınızı sağlıklı birşekilde sürdürebilmeniz için uygulayacağınız mantık aynı.
Sonuçta hep aynı şeyleri söylüyoruz.
-Pozisyonunuzu destekleyen makro veriler.
-Alım satım zamanlamanız için teknik analiz.
-Risk yönetimi için stop-izsüren stop.
-Algı yönetimi
Ali Erkan Tanacıoğlu