CARİ AÇIK

CARİ AÇIK NEDİR?

Bir ülkenin ihraç ettiği mal ve hizmetlerden elde ettiği gelirin, ülkenin yurt dışından ithal ettiği mal ve hizmetlere yaptığı ödemelerden az olmasıdır.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından  açıklanan 2013 yılı cari işlemler açığı, bir önceki yıla göre 16 milyar 507 milyon dolar artarak 65 milyar 4 milyon dolara yükselirken, parasal olmayan altın hariç cari işlemler açığı 983 milyon dolar azalarak 53 milyar 223 milyon dolara geriledi

İçinde neler yer alır?
1-İthalat ve ihracat
2-Hizmet gelir ve gider kalemleri(turizm gelir ve gideri,taşımacılık gelir ve gideri,banka ve sigorta gelir ve gideri,yurtdışı müteahhitlik gelir ve gideri)
3-Şirketlerin kar ve faiz transferleri
4-İşçi gelir ve giderleri

İthalat ihracat
Cari açığı azaltmak için yatırım yapmak, yatırım içinde özellikle yerli tasarrufu arttırmak gerekiyor. Yerli tasarrufun artması tüketimi azaltacağından tüketimin azalmasıda üretimi azaltacaktır. Bu çemberden çıkmanın yolu ise ithalat mallarının tüketiminin azaltılması ve ihracat ürünlerinin çoğaltılmasıdır. İthalat kalemlerinin arasında en büyük bir yeri enerji ithalatı ve askeri harcamalar gelmektedir. Enerji harcamaları doğal kaynakların ülkemizde bulunabilmesi veya üretilmesiyle azaltılabilirken askeri harcamalar ise, teknoloji üretimiyle gerçekleşebilir.
Yakın dönemde askeri ve sivil ar-ge yatırımlarına gelen teşvikle beraber ülke içinde üretilmeyen mallar üretilmekte aynı zamanda doğal kaynak araştırması, baraj yapımı, alternatif enerji üretim tesisleri ve nükleer enerji tesisleri yapılarak enerjide olan dışa bağımlılık azaltılmaya çalışılmaktadır. Bununla beraber kredi kartı taksit sınırlandırılması neticesinde ithal tüketim engellenmekte ve özel sigorta teşvikiyle tasarrufların artırılması planlanmaktadır.
Geçtiğimiz dönemde Türk lirasının değer kaybetmesi de cari açığa olumlu etki yapacaktır. Böylelikle ihraç malları dış piyasalarda rekabet şansı yakalayacaktır.

Hizmet gelir ve gider kalemleri
Bu kalem içinde yer alan turizm gelirleri geçtiğimiz yılda artarak ilk 9 ayda 25 milyar dolara dayanmıştır. Döviz kurundan dolayı önümüzdeki senede turizm gelirlerinin artacağı düşünülmektedir.Taşımacılık sektöründe ülkemizin geçiş güzergahında bulunması kara taşımacılığını olumlu etkilemektedir. Fakat denizyolu taşımacılığında söz sahibi bir ülke olmaktan çok uzaktır.
Müteahhitlik sektöründe yurtiçi ve yurt dışı projelerde öncü bir sektör bulunuyor. Bir çok yabancı ülkede dev yatırımlar ülkemizin şirketleri tarafından yapılırken ülke içindeki bir çok yatırım ve inşaat işleri de kendi şirketlerimizce yapılmaktadır. Türk Müteahhitlik Sektörünün Yurtdışı İş Hacmi, 2013 Yılında 31,3 Milyar Dolara ulaştı. Türk firmalarının 2013 yılında yurtdışında üstlendikleri projelerin sektörel dağılımında ise konut, ticaret merkezleri ve idari binalar gibi yapı işleri 12,4 milyar dolarla ilk sırada yer aldı. 2013 yılında üstlenilen ulaşım projelerinin toplam tutarı 10,3 milyar dolar, sanayi ve enerji tesislerinin toplam tutarı 6,2 milyar dolar, su ve kanalizasyon projelerinin toplam tutarı ise 1,3 milyar dolar oldu.
 
Şirketlerin kar ve faiz gelirleri
Yabancılar tarafından alınan ve elde ettiği kar ve faizi kendi ülkesine götüren ya da yabancı ülkelerde yerli şirketlerin aldığı ve elde ettiği geliri ülkemize getirmesi sonucu oluşan olumlu yada olumsuz farktır. Yabancı firmaların yurtiçinde yapmış olduğu yatırımlar ile yerli firmaların yabancı ülkelerde yapmış olduğu yatırımlarda göz önünde bulundurulmaktadır.

İşçi gelir ve gideri
Ülke dışında başta Almanya olmak üzere diğer Avrupa ülkeleri ile Ortadoğu, Kuzey Afrika Ve Orta Asya da önemli miktarda Türk işçi çalışmakta ve devlet bu işçi gelirlerini yurtiçine çekmeye çalışmaktadır.

Cari işlemler dengesi
Ülkeye giren döviz ve ülkeden çıkan döviz arasındaki ilişkiden doğar. Ülke ekonomisinden çıkan döviz miktarı ülke ekonomisine giren döviz miktarına eşitse cari işlem dengesinden söz edilir. Ülkeden çıkan dövizler ülkeye giren dövizlerden fazla olursa cari açık durumu, Ülkeden çıkan döviz miktarı ülkeye giren döviz miktarından daha az ise de cari fazlalık durumu gözlenir. Tüm hükümetlerin gönlünde yatan cari fazlalık durumudur ancak bu durum gelişmekte olan ülkeler için oldukça zordur. 
Ülkemizin ekonomik yapısı gereği, ihracatı arttırarak cari açık fazlalığını kapamamız mümkün değildir. 2001 krizi sonrasında Avrupa Birliği Pazarlarına girmeyi başaran birçok Türk firması büyük başarı göstererek ihracatın artmasını sağlamışlardır. Ancak cari açığın kapatılabilmesi için enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmalı, ülke içinde üretim kapasitemizi artırarak ham madde ve ara madde üretimlerimizi yurtiçinde gerçekleştirmeliyiz. Markalaşma stratejisine yönelmemiz ve ihraç edilen ürünlerde katma değer vergisinin yüksek olmasına dikkat etmemiz, cari açığı önleme yolunda attığımız adımlardan olmalıdır
Cari açığı önleme yolunda kur endeksleri de ayrı bir öneme sahiptir. TL’nin değerinin artması dış rekabet gücünde azalmaya neden olur. Şöyle ki, böyle bir durumda ithalat cazipleşir ve ihracatın yolu kapanır. Yurt dışında kaydedilen fiyat artışıyla yurtiçinde gözlenen fiyat artışı arasındaki farkın kur üzerindeki olası etkileri düzeltilme yoluna gidilmelidir. Eğer iç ve dış talep elastikiyetinde denge sağlanırsa, kur artışı cari açığı düşürmede etkili olabilir
Genellikle dış konjonktürün elverişli olduğu hallerde, borçlanma yoluyla kullanılacak yabancı tasarruflar, ülkelerin kısa dönemde maruz kaldıkları cari açıkların finansal kaynaklarını oluştururlar. Bu şekilde borçlanma imkanlarının mevcudiyeti o ülkelerin kaynaklarının ötesinde harcamaya ve böylece yüksek büyüme oranlarına ulaşabilmelerine imkan sağlayacaktır

Yine konjonktürel olarak dışarıdan borçlanma imkanlarında görülen herhangi bir azalma, bekleneceği gibi ülkelerin daha az kaynak kullanmalarına ve bununla beraber daha düşük oranlarda büyümelerine yol açacaktır. Böyle bir durumla karşılaşmamak için yapılması gereken ise, dışarıdan ihtiyaç duyulan kaynağın yerine ülkenin kendi içinden, öz kaynaklarını kullanarak yeni kaynak yaratmasıdır. Bunun yolu, ya iç tasarrufları ya da ülkenin tasarruflara konu olan gelir potansiyelini arttırabilmektir.
2002 sonrası başlayan süreçte benimsenen makroiktisadi politikaların vazgeçilmez bir unsuru enflasyon hedeflemesidir ve bu hedef sebebiylehükümetin enflasyonist bir finansman yoluna başvurma imkanı yoktur.  Zaten aynı dönemde dünya mali piyasalarında ortaya çıkan elverişli konjonktür ve Türkiye ekonomisinin değişen kurumsal yapısınınsermaye hareketlerine elvermesi, yüksek büyümenin neden olduğu kaynak açıklarının dış tasarruflarla finanse edilmesini mümkün kılmaktadır
Geçmişte daha çok enflasyonla finanse edilmeye çalışılan büyüme, ülkenin daha az cari açık vermesine imkan sağlamıştır.  Oysa günümüzün elverişli dünya konjonktürüve Türkiye ekonomisinin mevcut kurumsal yapısı benzer büyüme oranlarını enflasyona başvurmadan, daha çok dışarıdan kaynak ithal ederek finanse edilmesini sağlamıştır. Bir bakıma 2002 sonrası enflasyonda elde edilen başarının arkasında, büyümeye enflasyon yoluyla kaynak oluşturma ihtiyacının azalmasının bulunduğu bile düşünülebilir.

ÖDEMELER DENGESİ ANALİTİK SUNUM (*)

 

2012

2013

 

(Milyon ABD Dolar)

Ocak-Aralık

Ocak-Aralık

A-

CARİ İŞLEMLER HESABI

-48.497

-65.004

1.

       İhracat f.o.b.

163.221

163.436

2.

       İthalat f.o.b.

-228.552

-243.253

 

Mal Dengesi

-65.331

-79.817

3.

       Hizmetler Dengesi: Gelir

43.089

46.435

4.

       Hizmetler Dengesi: Gider

-20.527

-23.371

 

Mal ve Hizmet Dengesi

-42.769

-56.753

5.

       Gelir Dengesi: Gelir

5.034

4.417

6.

       Gelir Dengesi: Gider

-12.195

-13.864

 

Mal, Hizmet ve Gelir Dengesi

-49.930

-66.200

7.

      Cari Transferler

1.433

1.196

 

 

 

 

B.

SERMAYE HESABI

-52

-88

C.

FİNANS HESABI

70.311

72.055

8.

       Yurtdışında Doğrudan Yatırım

-4.074

-3.107

9.

       Yurtiçinde Doğrudan Yatırım

13.224

12.686

10.

       Portföy Hesabı-Varlıklar

2.657

2.653

11.

       Portföy Hesabı-Yükümlülükler

38.132

21.090

11.1.

            Hisse Senetleri

6.274

841

11.2.

            Borç Senetleri

31.858

20.249

12.

       Diğer Yatırımlar-Varlıklar

-707

2.034

12.1.

            Merkez Bankası

2

1

12.2.

            Genel Hükümet

-366

-757

12.3.

            Bankalar

2.036

-51

12.4.

            Diğer Sektörler

-2.379

2.841

13.

  Diğer Yatırımlar-Yükümlülükler

21.079

36.699

13.1.

            Merkez Bankası

-2.243

-2.000

13.2.

            Genel Hükümet

-85

-62

13.3.

            Bankalar

15.204

30.562

13.4.

            Diğer Sektörler

8.203

8.199

 

Cari,Sermaye ve Finansal Hesaplar

21.762

6.963

 

 

 

 

D.

NET HATA VE NOKSAN

1.059

3.800

 

 

 

 

 

GENEL DENGE

22.821

10.763

 

 

 

 

E.

REZERV VARLIKLAR

-22.821

-10.763

14.

       Resmi Rezervler

-20.814

-9.911

15.

       Uluslararası Para Fonu Kredileri

-2.007

-852



KAYNAK:

*TCMB  İSTATİSTİK G.M. ,ÖDEMERLER DENGESİ MD.

*Prof. Dr. Öner Günçavdı

*http://www.ydmh.gov.tr/

*http://ekonomi.milliyet.com.tr/

*Marmara Üniversitesi İng. İktisat Böl. 
Öğr. Görevlisi 
Doç. Dr. Erhan Aslanoğlu

                                                             Nevzat İpek

KİTAP-MAKALE
Haftalık Takvim
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.477332.6074
Euro34.596434.7351
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam22
Toplam Ziyaret744944